Tuesday, November 25, 2014

Günlük

07:48 uyandım. 
Dün akşam Demir’i uyutmaya çalışırken uyudum diye. 
09:15 kahvaltı hazırlıkları. Demir bir bacağıma yapışık, illa tezgâhta olup bitene bakacak. Demir’i kucağıma alıp, yumurtaları çırpıp, içine biraz peynir biraz dereotu koyuyorum. Kucağımda oğlum, tek elle neler yapabiliyorum diye aklımdan geçirip bir an bunu övünülecek bir şey sanıyorum. Demir kucağımda, omleti çeviriyorum. Omletin iki lokmasını Demir, kalanını ben yiyorum. Kahvaltı masasında camdaki yansımamı görüp, göbeğimi içime çekip, sırtımı dikleştiriyorum. Hava güzel dışarı çıkıyoruz. Demir parkta mavi salıncağı seçip oturuyor. Havuza taş atmak için yerden taş topluyor. “Hadi oğlum” diyorum. “Hadi”yi Demir’e dediğim anda pişman oluyorum. Bırak çocuk dokunsun toprağa, etrafı incelesin falan filan bir gürültü kafamda. Uyku vaktine yakın eve dönüp meyve saati yapıyoruz. Demir’in önüne kitabı açıp, o gün menüdeki meyvelerden kitaptaki hayvanları seslendirirken Demir’in ağzında sokuşturuyorum. Çocuğunuza yemek yedirirken başka şeylerle oyalamayın bıdıbıdı sesleri bu sefer kafamın içinde. 
12:30 çocuğum uyudu. Panik halindeyim. Uyanmadan yemek hazır olsun, çamaşırları kaldırayım, makinayı boşaltayım, televizyonu açıp biraz insan göreyim, kitap almıştım yeni, kahve içesim var, oydu buydu saat 14:00. 
Telsizde bir yoklama sesi. 
Anyeee! 
Öpüşme, koklaşma, sarılma. Biraz araba, biraz boyama. Acıktık, yemek yiyelim. Yedik. Mama sandalyesini silip, yere dökülenleri toplayıp, kirlileri makinaya yerleştirip, Demir’i yapıştığı bacağımdan silkeliyorum. Koltuğa atıp kendimi biraz blog geziyorum. Günlük bakım ritüelim diye bir yazı. Ben yazsam ne yazarım diye düşünüyorum, bir gülme alıyor beni. Yerdeki, Demir’in arkasıyla dişini kaşıdığı diş fırçamı alıp banyoya gidip, dişlerimi fırçalıyorum. 
Sonra yine park, sonra yine ev, Demir’i oyunmuş gibi dahil etmeye ve kendimden uzak tutmaya çalışarak biraz spor yapıyorum aldatmacası. Akşama yemek gerek. Babacık geldi gelicek, hadi pencereden bakalım oğlum. 
Yemek, oyun, uyku öncesi Demir çoşkusu, çoşku sonrası Demir ağlaması. 
Ve yatak. 
Merhaba yatak, canım benim. 
Ninni 1, ninni 2. 
Bu kez uyumayacağım, kalkıp saçıma maske yapacağım, uyumayacağım. Uyuma, uyuma, uyu, uyu, uyu zzZZZzzzzZZZZZzzzZzzZzzzzzzz.


6 comments:

  1. Sesli güldüm bu bir, ne göbeği oğlum bu iki, benim de annem olsana bu üç, çok güzelsin fundam bu dört, ne güzel hava o öyle Ankara'yı anlatmama gerek yok, bilirsin bu beş... ay kaçtı hı beşmiş. Size gelmek istiyorum, bir süre kalmak istiyorum ama kimse hadi demesin istiyorum.Vallahi yardım da ederim yemek yapmayı sevmiyorum ama feci güzel ütü yaparım. Ütü topluğuna yaşarım. Çok güzel yazıyorsun... ben çok şanslıyım...seni iyi ki tanıyorum. seni çok seviyorum ve evet işime dönüyorum.bugün çok iyi geldi bana bu yazı teşekkürler

    ReplyDelete
    Replies
    1. Elvin ya asıl ben şanslıyım. Seni, Mirayı, fitizin fit tatlarını bırakıp İzmire nasıl geldim bilmiyorum:/ Biraz ayıp ettiğimin farkındayım, ama dediğin gibi bir süre gelip ailecek bize taşınırsanız elinizi ılık sudan hiç çıkartmaz kendimi affettirebilirim diye düşünüyorum. Bize gelsenizeeeee:)

      Delete
  2. Ahh demek ki her annenin hayatı aynımıs böylee hah hah haaa. Ama ikinci cocuktan sonra onlarla uyuma ritüeli ortadan kalkıyor. Bi şekilde biri uyumuyor ama tabi sonra bi sekilde sızıyorsunuz:) Tugba D

    ReplyDelete
    Replies
    1. İlkiyle beraber uyudum ikinciye haksızlık oldu vicdan azabı filan da vardır şimdi, dur anlatma nolur:/

      Delete
  3. Insanin okurken kendini bulması cok güzel, hemen her cümlede kendimi gördüm. Ama bende 19 ay arayla doğan iki bebek var. Memleketimde yaşadığınız için de sizi hem kıskanıyorum hem de adınıza seviniyorum.

    ReplyDelete
  4. okurken yoruldum, güldüm, sık sık ohaaaa ben de aynısını yapıyorum dedim ve genel olarak suratımda sersem bi gülümseme vardı. ben de durum bildirimi yapiyim dedim:) ayrıca onun uyumadan önce ve sonraki çıldırışlarına kurban olurum <3 offfff niye Ankaradayızki şu an! ben halının üstünde Demirle yuvarlanmak istiyorum mesela:(

    ReplyDelete