Kahvaltı konusunda bir takım takıntılarım olduğu bir önceki postta gün yüzüne çıktı. Kahvaltıda, karbonhidrat bombardımanına, zeytinyağı limonu eksik domatese, salatalığa, zeytine, kurumuş peynirlere karşıyım:P
İşte bu pek talepkar tavrımız nedeniyle, Ankara'da arayıp arayıp bulamadığımız o mükellef kahvaltı sofrasını Bozcaada'da bulduk. Domatesin üzerinde reyhanı, peynirin içinde limon rendesi, otlu peynirli böreği, ancak iğde, gelincik, domates, biber ve karpuz versiyonlarının tadına bakabildiğimiz onlarca çeşit reçeli ve hatta antika çatal bıçak takımı bile olan bu "tam aradığımız" kahvaltıcının en muhteşem özelliği yine de bu saydıklarımdan hiçbiri olmayabilir.
Sırf, Rengigül'ün pek orijinal ve ilham veren sahibesini bir daha görmek ve O'nunla sohbet etmek için Bozcaada'ya bir daha gidebiliriz.
