Monday, December 28, 2015

Kapanış




Bu sayfaya hep çok güzel şeyler yazmak istiyorum. Ve gerçek olan şeyler. İçimden gelenleri. Bilgisayarın başına oturduğumda uzun uzun düşünmeden içimden akanları. Hepsi birlikte olmuyor çoğu zaman. Bu aralar-ne kadarlık bir zaman dilimine tekabül ettiğine emin olamıyorum- iyi şeyler çıkmıyor içimden. Tam Taza ve ailesinden iki çocuk ve salonda bir bisikletten başka neyimiz eksik diyorum, biz de gülelim, çimlerde yuvarlanalım, kışa inat üşümüyormuşuz gibi(ki gerçekten üşümüyorum) oramızı buramızı açıp kınayan bakışlara maruz kalalım ve tek derdimiz bu olsun diyorum. Olmuyor tabi. Kime neyi anlatıyorum ben. Savaş bitse, çocuğa şiddet bitmiyor, o bitse doğa katliamı bitmiyor, ODTÜ'yü yıkalımcılar çıkıveriyor bir köşeden. Ne tam olarak yüzümü dönebiliyorum olan bitene ne arkamı. Huzur iki türlü de uzak. İçime oturmuş bir büyük çaresizlikle, yer beni ağırlığımca yer çekimi kuvvetinden çok daha güçlü çekiyor sanki kendine. Ve annelik hem mutsuzluğumu katlayan, hem de sanki biricik şifam. Bu dünya çocuk masumiyeti, naifliği için çok kötü ile, dünya sırf çocuklar için daha iyi bir yer olmalı arasında gidip geliyorum. Bu yaptıklarımızı bu çocuklara nasıl reva görüyoruz anlamıyorum. 

Anlayamarak ve inanamayarak bir yıl daha bitti. Umarım hakikaten kıymetli olan ne varsa o bizimle olur yeni senede. Can güvenliği, sağlıklı&temiz gıda, işini bilen seven eğitimciler, iyi haberler, dostlarla muhabbet, derin deliksiz uykular, gönül rahatlığı, barış, üşüyen çocuklara mont ve bot, anne baba şefkati, çocuk haklarına saygı, insan haklarına saygı, başka olana saygı, barış(evet ikinci kez), kınamayan anlayan bakışlar, tabiatın sırlarını anlamak, toprağa basmak, güneşe dönmek, sıcak yaz günleri, ılık bahar rüzgarları, ne bileyim bereketli yağmurlar, balın hakikisi, meyvenin sebzenin hormonsuzu, temiz hava, içilebilir su. Hepsi hepimizin olsun. 

Bunları halledelim seneye, yeni yıl dileklerine istediğimiz bikaç şımarık dilek daha ekleriz. Hiç giymeyeceğimi bilsem de çok sevdiğim o ince bantlı kırmızı topuklular gibi. 
Söz!
Mutlu yıllar hepinize, yeni yıl geçen yılı aratmasın!

8 comments:

  1. evet gerçek dertleri ne kadar da güzel anlatmışsın,çocuklar için kötü,onlar için daha iyi bir yer olmalı;
    daha güzel nasıl anlatılabilirdi ki,
    dünya çocuklara da,iyi insanlara da ağır olabiliyor.
    umarım hüzün bulutundan uzak gülümseyen insanlar çoğalır yeni yılda.
    sevgiler

    ReplyDelete
  2. Ben de benzer dilekler, benzer umutsuzluklar, okuluma dil uzatanlara karşı derin öfke... Ama yeni yıla girmeden önce ne güzel bir kapanış olmuş bu sıcacık kareler, içten sevgi dolu Funda-Demir ikilisi. Sağlıklı, huzurlu, umut dolu, neşeli, heyecanlı bir yıl dilerim. Sevgilerimle...

    ReplyDelete
    Replies
    1. Muhteşem bir yıl olsun senin için de dilerim, teşekkürler bu güzel yorum için.

      Delete
  3. Umarım yazdıklarının hepsi gerçek olur.. İlk başta da ülkemizdeki her bir bireye bol bol huzur diliyorum.
    Çğnkü artık çok fazla huzursuz bir toplum olduğumuzu düşünüyrum.

    Şimdiden güzel yıllar.

    Sevgiler.

    ReplyDelete
    Replies
    1. Mutlu mutlu yılla size de, tüm memlekete bütün dünyaya!

      Delete
  4. tam da Fitiz'in eglencesine gidecekken (evet ögle arasına yemege cikmayıp, saatleri kaydırıp Elvine koşacam. nolmuş yani Ankarada olmanın tek avantajlı yanını kullanıyosam arada:P) bu post pek hayırlı olmadı:( Çünkü sen yine gercekleri tokat gibi vurdun. Çok da iyi yaptın tabi o ayrı. Ben de tüm dileklerine tüm kalbimle ve dualarımla katılıyorum Fındam! Seni çooook seviyorum ve en azından 5 kere görüşmelik bi yıl diliyorum kapanışımı yaparken <3

    Ha bide ODTÜ'yü yedirmeyiz kimseye, için rahat olsun annem ^.^ Havlayan köpek ısırmaz diycem de gerçi bunlar önce havlayıp sonra gayet parçalıyo.. Ay bilemedim! İyi düşünelim iyi olsun ^.^

    ReplyDelete
    Replies
    1. ne iyi dedin ya onu. Ankarada yaşamak için on neden say deseler, dokuzu insan ismi olur. İkisinin Elvin ve Asiye olduğunu açıklamama gerek yok sanırım:)

      Delete