Sunday, December 11, 2011

nar







Büyük şehrin büyüklüğü, köyde dalından nar yemenin karşılığında bana ne vaadetmişti, bak gördün mü hatırlamıyorum.

12 comments:

  1. fotoğraflarını kalitesi çok iyi, fotoğraf makinan ne merak içerisindeyim;)

    ReplyDelete
  2. hay ağzına sağlık arkadaşım,ne güzel demişsin,öyle ki hatırlamıyoruz bile!! narı 40 yıl yemesem aklıma gelmez,fotoğraflar süper o ayrı,ama o teyzeyi çok sevdim,ellerinden öpülesi!! ne güzel bir köy burası,aaa..Keben mi,ben gittim galiba buraya!!Silifke'de değil mi,yanılıyor muyum??

    ReplyDelete
  3. harika kareler canım, narlar nasıl da çatlamış dalında muhteşem bir görüntü..

    ReplyDelete
  4. teyzelerime bak :) cok tatlılar ♥

    ReplyDelete
  5. Guzelgul; hihii ben de:)
    Berilla;Canon 550D kullanıyoruz, teşekkürler:)
    Fidoland; Mesele nar sevme meselesi değil Fido:)) Ama sen zaten anlamışın beni:) En sondaki teyze eşimin babannesi olur, ve bu Keben de Silifke'deki Keben evet! Eş durumundan seninle akraba çıkma ihtmalim olabiler mi???
    Ahsen; Ruhumu o bahçede bıraktım geldim Ahsen! Bundan sonra ruhsuz tavırlarıma şahit olursan nedeni budur:)
    Essu; Köyde bağında bahçesinde kendini kaybedip ağaçlara tırmanan teyzeler onlar, tatlılar evet:)

    ReplyDelete
  6. Hepsi süper!Orada olmak istedim bir an...

    ReplyDelete
  7. anlamaz mıyım canım ya,senle aynı frekanstayız biz,buna benzer bi yazı yazmıştım ben de :) blogumun ismi de içinde tüm sevdiklerimin olduğu Fidoland köyü kurmak istememden gelir :) ben Adana'lıyım ama annemin çok yakın bir arkadaşı bu köyde yaşıyor,emekli hemşire,emekli olduktan sonra tası tarağı topladı,şehirdeki herşeyi satıp,köyüne yerleşti,bahçesinde nar,mandalina,portakal,sebze falan yetiştiriyor,yazları biz de bazen gidiyoruz ve ben oraya,ordaki insan ilişkilerine bayılıyorum :) ayy ben o babaannenin ellerinden öper,başıma koyarım o zaman,o yanaklarından da bir makas alırım :) ama konuşulursa kesin bir yerlerden tanıdık çıkar,eminim buna :)aynı coğrafyanın insanı olan eşine de sevgiler,saygılar benden :)

    ReplyDelete
  8. o yol ne güzel,o yoldan gelen teyzeler ne güzel..Bu duygu arada gelir bana da sıcak,küçük,samimi memleketim de mi yaşasaydım diye..Umarım büyük şehrin büyüklüğü vaadettiklerini gerçekleştirir bigün..

    ReplyDelete
  9. Nekadar haklısın.Buralar bize ne vaad etti ki ama ben hep içimden şöyle söylüyorum insanın bir köyünün olması güzel şey..arada bir gidilecek bir kapın olması gerçekten güzel şey..

    ReplyDelete
  10. Gizem;Ben de öyle arada bir an istiyorum:)
    Fido; Blogunun adını çok sevdim bak şimdi:)Aynı hissiyatta olmamız ne güzel:) Bunalıma girdiğimiz zamanlarda birbirimizin elinden tutalım e mi:))
    S♥A; Umarım:) Bir ömrü bu çelişkiyle geçiricez sanırım, umarım yaşlandığımızda istediğimiz hayatı yaşamış oluruz:)
    Zeynep; Kesinlikle Zeynep, insanın bir köyünün olması gerçekten güzel şey:)

    ReplyDelete
  11. Dalında yarılmış nar ve ondan nasiplenen arı harika yakalanmış bir kare olmuş :) portakalları ağaçta en son ne zaman görmüştüm hatırlamıyorum.. Doğal olanın güzelliği, insanı şehrin zoraki betonarme ve köye kıyaslandığında soğuk kalan görüntüsünden daha da uzaklaştırıyor...

    ReplyDelete